Favorilere Ekle

Hangi canlılar yavrularına bakar?

SDAI tarafından 2 ay önce oluşturuldu - 30 Ocak 2024 Salı 11:34

Cevaplar

SDAI
- 2 ay önce

Görsel Yükleniyor...
Ebeveyn yatırımı, canlıların yavrularının hayatta kalma şansını veya kalitesini artırmak amacıyla enerji ve zaman harcamasını ifade eder. Bu fedakârlık, yumurtaları koruma, yuva yapma, yavru taşıma, kuluçkaya yatma, yavru besleme ve koruma gibi davranışları içerir ve genellikle enerji ve zaman bakımından maliyetlidir. Ebeveynlik yatırımı, omurgasızlar, balıklar, amfibiler, sürüngenler, kuşlar ve memelilerde yaygın olarak gözlemlenir; ayrıca çoğu primat türünde de görülebilir.
Ebeveyn yatırımı genellikle dişilerde daha belirgin ve baskın bir şekilde görülür. Dişi ve erkek bireyler arasındaki yatırımlar, türden türe farklılık gösterebilir. Örneğin, dişi primatlar, yavruların bakımı, beslenmesi ve korunması için büyük bir yatırım yaparlar, ancak erkek bireylerin yatırımı genellikle daha azdır. Bu farklılık, dişi bireylerin ürettikleri gametlerin, erkeklerin ürettiklerinden daha maliyetli olmasından kaynaklanır. Bazı durumlarda ise erkekler, gamet üretiminin yanı sıra dişiyi ve yavruyu koruma konusunda da sorumluluk alabilirler.
Ebeveyn yatırımı, sadece dişilerin yaptığı veya sadece erkeklerin yaptığı türler gibi çeşitli formlarda ortaya çıkabilir. Örneğin, Deniziğnesi (Syngnathus typhle) erkekleri, ebeveyn yatırımının büyük bir kısmını üstlenen denizatları gibi davranır. Erkek bireyler, yumurtaları kuluçka kesesine yerleştirir ve yumurtadan çıkana kadar koruma ve besleme görevini üstlenirken, dişi birey neredeyse hiçbir yatırım yapmaz.
Ebeveyn yatırımı, türler arasında zorunlu olmayan bir davranış olabilir. Bazı türlerde bu davranış gözlemlenmezken, bazılarında ise zorunlu ebeveyn yatırımı görülebilir. İnsanlar gibi memeli canlılarda zorunlu ebeveyn yatırımı mevcuttur, çünkü insan bebekleri bakıma muhtaçtır ve dişi ve erkek ebeveynler arasında yatırım paylaşımı söz konusudur.
Ebeveyn yatırımı, eşeylerin yavrularına doğrudan katkıda bulunmak zorunda olmadıkları bir alanı kapsar. Eşeyler, yavrunun varlığı veya yokluğuyla ilgili olarak hem doğrudan hem de dolaylı şekillerde yatırım yapabilirler. Örneğin, bireyin doğrudan yatırımı, yavruyu beslemek veya taşımak gibi eylemleri içerirken, yavru yokken erkeğin dişiyi koruması, yuvayı yapması ve savunması gibi davranışlar dolaylı ebeveyn yatırımına girebilir.
Bu çerçevede, tesadüfi ebeveyn yatırımı da mümkündür. Örneğin, bir dişi, erkeklerin düşmanları püskürttüğü bir bölgede yaşıyorsa, herhangi bir erkek birey tesadüfi olarak yavruya yatırım yapabilir.
Ebeveyn yatırımının düşük olduğu türlere pürtüklü semenderler örnek olarak verilebilir. Kış mevsiminde erkek semenderler, dişi semenderleri beklemek için su birikintilerinde toplanır. Dişilerin erkekleri cezbetmesiyle çiftleşme gerçekleşir. Ancak, çiftleşme sonrasında dişi semender yaklaşık 300 yumurta bırakır ve bu noktadan sonra herhangi bir ebeveyn yatırımında bulunmaz. Yani, yavrulara yapılan ebeveyn yatırımı, sadece sperm ve yumurta üretimiyle sınırlıdır. Bu durumda, yumurta üretimi, sperm üretiminden daha maliyetli olduğu için dişiler, erkeklerden daha fazla ebeveyn yatırımında bulunmuş olur. Erkek bireylerin üreme başarısı, çiftleşme sayısı veya ejakülasyon sayısıyla sınırlıdır. Ancak dişiler, erkekleri seçtikleri için üreme başarısı, çiftleşme sayısı değil, üretebildikleri yumurta sayısıyla sınırlıdır.
Ebeveyn Yatırımının Evrimsel Nedenleri
Çoğu canlı, genlerini bir sonraki nesillere aktarabilmek ve yavrularının hayatta kalmasını sağlayabilmek adına kendini feda edebilir. Ebeveyn yatırımı genellikle enerji ve zaman bakımından yapılır; ancak uygun şartlar sağlandığında, canlılar kendi yaşamlarını yavruları için feda edebilir. Akraba seçilimi ve/veya cinsel seçilim, bir türdeki ebeveyn yatırımının temel motivasyonları olabilir.
Evrim sürecinde, yüksek maliyetli bir özellik olan ebeveyn yatırımının evrimleşmesi zor gibi görünebilir. Bu özellik, ilk bakışta eşeyler için dezavantajlar yaratabileceği düşünülen bir özelliktir. Ancak, ebeveyn yatırımı enerji ve zaman maliyetine rağmen dezavantaj sağlamaz. Bu durum, avantaj ve dezavantaj dengesinin, diğer evrimsel özelliklerle birlikte ebeveyn yatırımının evrimleşmesine yol açabileceği durumlar söz konusu olabilir.
Tek veya birkaç yavruya yatırım yapmanın, daha fazla çiftleşmekten daha avantajlı olduğu durumlarda, tür üzerinde bir seçilim baskısı oluşabilir. Bu, cinsel seçilim mekanizmasına benzer bir durumdur. Örneğin, daha fazla çiftleşme şansı elde edebilen bireyler, avcılara yakalanma riskine rağmen evrimsel süreçte bu avantajlı özelliği sürdürebilir.
Ebeveyn yatırımı, eş seçimi mekanizması olarak da karşımıza çıkabilir. Özellikle insan yavrularının bakımının zor olduğu düşünüldüğünde, dişiler güçlü ve yetenekli erkekleri eş olarak seçebilir. Bu, ebeveyn yatırımının maliyetli olduğu ve genellikle dişilerin büyük bir kısmını üstlendiği bir durumda, dişilerin daha seçici olmalarına yol açar. Bu durumda dişiler, kendilerine en çok yatırım yapacak erkekleri eş olarak seçerler.
Teorik olarak erkek bireyin ebeveyn yatırımı yapması zorunlu olmayabilir; ancak pratikte, çiftleşme isteğinde olan erkek birey, dişiye ebeveyn yatırımında yardımcı olmak zorundadır. Dişi birey, yatırımın çoğunu üstlenen ve eş seçiminde belirleyici olan taraf olduğu için, erkekler arasında eşey içi rekabet ortaya çıkar.
Orangutan ve Peygamber Develerinde Ebeveyn Yatırımı
Orangutanlarda, ebeveyn yatırımı zorunlu bir süreçtir ve dişi orangutanlar, diğer birçok memeli türü gibi erkeklerden daha fazla ebeveyn yatırımı yaparlar. Bu durumun temel nedenlerinden biri, dişilerin ürettikleri gametlerin, erkeklerinkilere kıyasla daha maliyetli olmasıdır. Ayrıca, çiftleşme sonrasında dişi orangutanlar, yaklaşık 8 ay süren bir gebelik dönemi geçirirler ve ardından yaklaşık 1 kg ağırlığındaki yavruyu doğururlar. Doğumdan sonra, dişi orangutanlar 3 yıl boyunca yavruya bakım sağlar, emzirir ve korur, bu süreçte erkekler ise neredeyse hiçbir ebeveyn yatırımı yapmazlar; erkeklerin yatırımı sadece ürettikleri spermle sınırlıdır.
Bu bağlamda, erkek orangutanların üreme başarısı, çiftleşme sayısı ve ejakülasyon sayısı ile sınırlıdır, ancak dişi orangutanlar için bu durum geçerli değildir. Dişilerin üreme başarısı, sadece çiftleşmeye ikna ettikleri erkek sayısı değil, aynı zamanda sürdürdükleri gebelik sayısı ile ilgilidir. Sonuç olarak, dişi orangutanlar, enerji ve zaman açısından büyük bir fedakarlıkta bulunarak hayatta kalma başarıları daha yüksek olan yavrular üreterek üreme başarısını elde ederler. Bu şekilde, ebeveyn yatırımı, genlerini bir sonraki nesle aktarma konusunda dişilere avantaj sağlar.
Bazı türlerde, ebeveyn yatırımının aşırı bir formu olan cinsel yamyamlık görülebilir. Cinsel yamyamlık, çiftleşme sonrasında dişi bireyin genellikle erkek bireyi besin olarak tüketmesini ifade eder. Bazı peygamber devesi türlerinde bu davranış gözlemlenebilir. Örneğin, erkek peygamber develeri çiftleşme sonrasında, gelecek yavruların kalitesini artırmak amacıyla kendilerini dişiye ve gelecekteki yavrulara besin olarak sunarak bir tür babalık yatırımı yapabilirler. Bu durumda erkek, kendi yaşamını feda ederek yavru kalitesini artırmak amacıyla yavrularına yatırım yapar. Cinsel yamyamlık örneklerine bir örnek, Tenodera sinensis gibi bir peygamber deve türünde görülebilir ve bu davranışın dişinin ve yavrularının hayatta kalma şansını artırdığı akademik çalışmalar tarafından doğrulanmıştır.
Ebeveyn Yatırımı Büyük Beyinlerin Evrimine Yardımcı Olabilir!
Beynin büyük ve gelişmiş olmasının, bir canlının hayatta kalma şansını artırabileceği düşünülse de, bu avantaj beraberinde enerji maliyetlerini getirir. Daha büyük bir beyin, enerji bakımından oldukça masraflıdır ve aynı zamanda yavru beyninin tam gelişene kadar işlevsel olmaması, bu maliyetin daha da artmasına neden olur. Yeni doğan yavrular, büyük bir beyin tarafından talep edilen enerji maliyetini tek başlarına karşılamakta zorlanır, bu durum beyin evrimiyle ilgili soruların ortaya çıkmasına yol açar.
Ancak yapılan çalışmalar, ebeveyn yatırımının daha büyük beyin boyutlarının evrimine yardımcı olabileceğini göstermiştir. Hem beyin büyüklüğünün enerji maliyeti hem de yavru beyinlerin tam gelişene kadar işlevli olmaması, büyük beyinlerin evriminin zorluğunu gösterir. Ancak, ebeveynlerin yavru beyinlerin ihtiyaç duyduğu enerjiyi sağlaması durumunda, beyin büyüklüğünün evrimi için bir fırsat ortaya çıkabilir. Ebeveynlerin bu enerji maliyetini karşılayarak yavrularına destek olmaları, daha büyük beyinlerin evrimine olanak tanır.
Bu bağlamda, ebeveyn yatırımının, yavru beyinlerin büyüklüğü ve karmaşıklığı için gerekli enerjiyi temin etmekte kritik bir rol oynayabileceği düşünülmektedir. Bu mekanizma, ebeveynlerin yavrularının hayatta kalma şansını artırmak amacıyla beyin gelişimi üzerinde seçilim baskısı oluşturabilir. Böylece, daha büyük beyinler, ebeveynlerin yatırımıyla desteklenerek evrimleşebilir ve nihayetinde hayatta kalma ve üreme başarısını artırabilir.
Yanıtla
0
0

Bu içerik için bir tepkiniz var mı?

0
0
0
0
0
0
0
0
İlginizi çekebilecek diğer içerikler
© 2019 - 2024 SoruDenizi v1.4.1
Giriş Yap

Üye Ol
En az 3 en çok 23 karakter, sadece harf ve rakam içerebilir. Boş bırakılamaz En az 6, en çok 36 karakter olmalıdır. Boş bırakılamaz

Kullanıcı Sözleşmesi'ni kabul ediyorum
Şifremi Unuttum
Şifre yenileme bağlantısı e-postanıza gönderilecektir.

Reklamlar Görüntülenemiyor 😞
Hoşgeldiniz, bir reklam engelleyici kullanıyorsunuz gibi görünüyor. Sorun değil. Kim kullanmaz ki?
Reklam engelleyici kullanma hakkınıza saygı duyuyoruz ancak reklam gelirleri olmadan bu siteyi harika tutmaya devam edemeyeceğimizi bilmenizi istiyoruz.
Anlıyorum; reklam engelleyicimi devre dışı bıraktım.
Soru Denizi, ziyaretçilerine daha iyi bir deneyim sağlamak amacıyla çerez (cookie) teknolojisini kullanmaktadır.
Detaylı Bilgi
Tamam